Yalan Dünya TOP 10 listemin sekizinci sırasında, sonradan görmeliği sadece o sarı saçlarına bakınca bile rahatlıkla anlaşılan, içinde aslında bir melek taşısa da kibrinin önünde dağların duramadığı, sosyetenin gülü olma yollarında ilerlerken, önüne Deniz (Gülse Birsel) engelinin çıkmasıyla dumura uğramış, Zerrin'in (Derya Karadaş) deyimiyle; atarlı, kendi deyimiyle; "Antakya'nın güzel kızı, kadersiz" Gülistan var...
Antakya'da normal bir yaşam sürerken, Şehmuz'un (Altan Erkekli) işlerinin açılması sonrası, İstanbul'a taşınıp Cihangir'de bir apartman dikerek yaşamaya başlamalarıyla, birden kendilerini sosyeteyle örülü bir dünya içinde bulmuş Kocabaş ailesinin kızları olan Gülistan, içerisinde bulunduğu semtin ve gelirlerinin katlanmasıyla dahil olmak istediği sosyetenin içine girmek için her savaşı vermeye hazır bir karakter. Hatta bunun için kardeşi Rıza'yı (Beyazıt Öztürk) istemediği halde Nurhayat'la (Gupse Özay) zorla evlendirmeye çalışacak kadar da gözü kara. Dizinin ilk iki sezonunda vurgulanan bu yönüyle, itici bir karakter olarak sunulsa da, üçüncü sezonda özellikle senaryoda Nurhayat nezdinde yapılan değişikliklerle bu yönünü bastırmış olarak görüyoruz Gülistan'ı. Tabi yine, birine bir şey alınacaksa ya da bir yere ziyarete gidilecekse; her şeyin en büyüğü ve pahalısını almak isteme huyu baki kalmak suretiyle...
Gülistan, tüm bu olumsuz özelliklerinin dışında, çok sevecen ve ilgi dolu bir anne. Orçun'a hiç bir şekilde kıyamayan ve Selahattin'le (Olgun Şimşek) her zaman bozuk olan aralarını düzeltmek için çabalayan Gülistan; sadece çıkarları olduğu zaman çok iyi anlaşan bu ikiliyi, normal sebeplerle bence asla şefkat dolu bir formata sokamaz.. El bebek gül bebek büyüttüğü (!) oğlunu, Eylem'le (Gonca Vuslateri) paylaşma ihtimali ise, rüyalarını kaçıracak kadar dramatik. Kendi dünyasına yakıştıramadığı için hor gördüğü Eylem'in daha sonra varlıklı bir aileden geldiğini öğrenince, yelkenleri suya indirir gibi yapsa da, yine hiç bir zaman onu gelini olarak görmek istemediği aşikar. Tabi Orçun'u kim damadı olarak görmek ister; o da büyük bir muamma aslında...
Kocası Selahattin'in, yıllardır kendini aldattığından haberi olmadan yaşayan ve Tülay'la (İrem Sak) aldattığına inanmaya başladığında tam; "tak sepeti koluna, herkes yoluna" yapacak olan Gülistan'ın, hamile olduğunu öğrenmesiyle her şey bambaşka bir yol aldı. Tabi bu yolda gidişleri çok da uzun sürmedi. Tülay'la (aslında masum bir sahnede) basılması ardından, Selahattin'in kapının önüne konması kimseyi şaşırtmamıştı..
Gülistan karakterine hayat veren Hasibe Eren'i, özellikle Sıdıka ve Avrupa Yakası dizilerindeki rolleriyle çok iyi hatırlıyoruzdur eminim. Sıdıka (Sıdıka) olarak bunalımda ve hayattan ümidi olmayan bir kızı, Makbule (Avrupa Yakası) olarak görgüsüz, Burhan'ın (Engin Günaydın) peşinde dolanan evde kalmış bir kızı, Gülistan olarak da yine görgüsüz ama iki karakterden farklı olarak; anne olan ve onları her şeyin önünde tutan bir kadınla karşımıza çıktı/çıkıyor. Sanki bu üç karakterin evrimi Gülistan'ın bugün ki hali gibi. Hele de, Sıdıka'da da annesini Füsun Demirel'in oynadığını düşünürsek, cidden içinden çıkılmaz bir paradoksa sürüklenmemek elde değil. Bu paradoksu bir kenara bıraktığımızda da başarılı oyunculuğuyla, kendisine biçilen her karakterin rahatlıkla üstesinden gelebilen biri olarak, sevilesi, el üstünde tutulası biri bence Hasibe Eren...
Sosyeteye girmek için sarfettiği çabalar elinde patladığında, kocası tarafından aldatıldığını öğrendiğinde ve bilumum haksızlığa uğradığını düşündüğü her an, büyük bir megolamanlıkla kendine ithaf ettiği şarkısıyla Gülistan yazımı sonlandırıyorum. Bu arada, evet o da bir fenomen ve onsuz da Yalan Dünya cidden yalan olur..
Listemin yedinci sırasında yer alan, Rıza yarınki yazımda.
Bekleyin..
Sevgilerimle...
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder