Otel Divane: Bir kısmı başarılı hikaye

Show TV'nin yaz ekranının son demlerinde ekrana sürdüğü ve oldukça iddialı olduğu bir yapımdı Otel Divane. Henüz proje aşamasındayken, gerçekten de iddialı ve komik bir iş olacak gibi duruyordu. Hikayesi sevimliydi ve çekileceği Bilezikçi Çiftliği gerçekten etkileyiciydi...

Genel Bakış

İlk bölümünü hangi sebeple şuan hatırlamıyorum ama yayınlandığı gün izlememiştim. Kaydetmemiştim de, işin garibi. Aslında diziye karşı bir ön yargım yoktu ama atlamıştım Otel Divane'yi. İlk bölüm yayınlandıktan birkaç gün sonra ilk defa izleyebildim. Aslında, proje aşamasındaki haberlerde olduğu üzere sevimli bir başlangıç yapmıştı ancak, ne zaman klinik otel oldu; karakterler bir bir gözüme batmaya başladı. Bunun yanında, gerçekten aşırı sahnelenen oyunculuklarda kesinlikle göz yoruyor.

Otel Divane'yi psikiyatrist Ruhi'nin, ailesinden yadigar kalan bir psikiyatri kliniğini; yaşadığı maddi zorluklar ve birde üzerine sürekli kliniğin satılması için baskı yapan kardeşi Fikri'nin ısrarı sonrasında bir otele dönüştürme ve ayakta tutma hikayesi olarak yorumlayabiliriz. Böyle bakıldığında gerçekten komik. Zira, otelin çalışanları kliniğin kadrolu delilerinden oluşmakta. Uzun yılar önce kliniğe terk edilen ve ailelerinden haber alınamayan bu bir grup deliyi dışarı atamayacakları için; hem ceplerine para girsin, hem de ayrı bir çalışan masrafı çıkmasın diye otelin çalışanları haline getirmişlerdir. Bundan sonra yaşanacak maceraların ana odak noktası da zaten budur. 

Oyuncular ve karakterleri

Dizinin oyuncu kadrosu; Emre Altuğ (Fikri), Volkan Severcan (Ruhi), Cem Kılıç (Niyazi), Ayçe Abana (Müjde), Nefise Karatay (Funda), Burak Alkaş (Cabbar), Gökhan Yıkılkan (Hüseyin), Haldun Baysan (Vedat), Cenk Acarlar (Yüksel), Birsu Demir (Peri), Esra Sönmezer (Şenay) ve Emre Şan'dan (Hakkı) oluşmakta. 

Emre Altuğ müzikçi kimliğinin yanında oyunculuk yeteneğini de yıllardır pek çok projede yer alarak gösteriyor. Gayet de başarılı bir iş çıkarttığını söylemem yanlış olmaz. Oynadığı karakterin dalavereci ve "hayırsız kardeş" tarafını iyi yansıtıyor. Fikri'nin otelin satılması için verdiği mücadelede sergilediği performans oldukça yerindeydi...

Volkan Severcan için iyi oynuyor demek haddimi aşmaktan başka bir şey olmayacaktır. Hangi karaktere hayat verirse versin, üstesinden o kadar iyi gelmekte ki; Çocuklar Duymasın'daki Tuna'nın tam tersi bir şekilde ciddi ve otoriter bir doktor figürünü canlandırdığı Otel Divane'de de durum aynen böyle. Sanki iki karakter bambaşka insanlar tarafından canlandırılmış gibi. Hiç mi diğer karakterden kesit gözüne çarpmaz bir insanın?.. "Aaa burada aynı Tuna gibi tepki verdi" diyemedim hiç. Ne kadar zıt karakterler olursa olsun, bazı popüler oyuncularımız öyle çok kendilerini tekrarlamakta ki böyle şahane oyunculuklar gördüğümüzde övmemek yersiz olacaktır... Ruhi'nin, hem deli çalışanları, hem de Fikri ile mücadeleleri aslında komedi unsurunun yanında biraz da kendi içerisinde dram taşıyor bana göre. Bir yanda hiçbir yakınlarının sahip çıkmadığı bir grup deli, diğer yanda da hiç bir işe yaramayan ama her şeye maydanoz olan Fikri... E, adamın yaşadığı dram değil de ne şimdi?..

Cem Kılıç, yine başarılı bir oyuncu. Onu en son, Benzemez Kimse Sana'da izlemiştim ve orada gerçekten iyi işler çıkartıyordu. Otel Divane'de ise dolandırıcı ve paragöz bir karaktere hayat veriyor. Nasıl olduğunu kaçırdım ama  3 avro karşılığında, bir yıl otelde konaklama sözleşmesi imzalattı Ruhi ve Fikri ikilisine. Bir otelde bir yıl her şey dahil 3 avro karşılığında yaşamak pek iyiymiş yalnız. Böyle sözleşmeler bizde imzalatabilsek keşke... Karakterin tüm tipik özellerini iyi yansıttığını düşünüyorum. Göze batmıyor ayrıca oyunculuğu. Daha önce başka bir dizi performansını hatırlamıyorum ama iyi iş çıkarttığını söyleyebilirim. 

Ayçe Abana yine çok yetenekli bir oyuncu ve oynadığı her karakteri çok güzel yansıtmakta. Yalnızca, Otel Divane'de kendisine çok silik bir rol yazıldığını düşünüyorum. Daha baskın bir rol olabilir Müjde karakteri. Kocasının her dediğine "olur" diyen bir kadından daha derin bir iç dünyası olduğunu düşünüyorum onun. Bu yüzden senaristin onun üzerine biraz daha eğilmesi yerinde olacaktır.

Burak Alkaş'ı Pis Yedili'de Orço karakteriyle tanımıştık. Aslında Pis Yedili'nin sevilmesindeki en önemli etkenlerden birisi kendisiydi. Oynadığı çatlaktan da öte Orço bir dönem oldukça fenomenleşmişti de. Ama Show TV'nin Sevdaluk uğruna başını yediği Pis Yedili ile birlikte Orço karakteri de unutuldu haliyle. Otel Divane'de oynadığı karakter de aslında bir yönüyle Orço'ya benzemekte ama bu deli karakter daha istikrarlı bir çizgide. Düşünün Orço'nun artık ne kadar sıyrık bir karakter olduğunu... Bu doğrultuda Burak Alkaş'ın bu rolü kabul etmekle hata yaptığını düşünüyorum. Orço'dan sonra bu karakter olmamış. Hem senaryo da çok yeri yok, hem de karakterin rolü itibariyle öne çıkabilecek bir tarafı yok... Bu hata, yakaladığı popülerliğe mâl olabilir düşüncesindeyim...

Nefise Karatay'ın yalnızca sunuculuğunu beğeniyorum açıkçası. O özelliğini de sunduğu Afiş programıyla keşfettim. Program sebebiyle birçok kültür-sanat etkinliğinin içinde yer alması gereken Karatay'ın bu misyon üzerinde hiç sırıtmıyor. İlerlemesi gereken nokta da bence, sunuculuk olmalı. Bunların ardından kötü bir oyuncu olduğunu düşünüyorum izlenimi çıkmasın; yalnızca sunuculuğa ağırlık vermesi onun kariyeri açısından daha doğru bir karar olur kanaatindeyim.

Kötü unsurlar ve reyting durumu

Dizinin ana oyuncularına baktığımızda pek sorun yok aslında.. Burak Alkaş'ın hayat verdiği Cabbar karakteri dışında yukarıdaki diğer başkarakterin performanslarından memnunum ancak, Cabbar karakteri dahil; dizinin tüm deli karakterinden ise şikayetçiyim... Tamam bu kadar fazla deli rolünün bir arada olduğu bir yapımı düzen altında tutmak gerçekten zor olmalı. Karakterlerin bu kadar deli arasından kendini sıyırma çabası da aynı şekilde zordur ama olmuyor... Deli karakterlerin tümü, beni diziden uzaklaştırıyor. Hepsinin rollerini çok aşırı ortaya koyduklarına inanıyorum. Belki de normal olan böyle olması ama dizinin aldığı reytinglerde bu aşırı oyunculukların göze battığını gösterir nitelikte... 

Yani keşke aile, kliniği otele dönüştürürken bu bir grup deliyi de şutlasaymış. Çok acımasızım biliyorum ama onların sergilediği performanslar hiç komik değil ve izleme keyfini çokça düşürmekte. Onlar olmadan yazılacak bir hikaye daha fazla reyting getirir kesinlikle.. Şu an ki haliyle reytinglerini merak ediyorsanız söyleyeyim. Otuzuncu sıradan yukarıya hiç çıkamadılar...

İlk bölümde; TOTAL'de 36, AB'de 53, ABC1'de 41., ikinci bölümde; TOTAL'de 80, AB'de 57, ABC1'de 68., cuma akşamı yayınlanan üçüncü bölümünde de; TOTAL'de 66, AB'de 57, ABC1'de de 61. olarak büyük bir hezimet yaşadılar. Aslında hikayesinin dinamik noktası çok başarılı olan dizi, atılan yanlış adımlar nedeniyle büyük bir hezimet yaşamakta reytinglerde ve bu şekilde gelmeye devam etmesi durumunda da, Show TV'nin çok tolerans göstereceğini zannetmiyorum yapıma. Yan karakterlerin rolü azaltılmadığı sürece, dizinin toparlayabileceğine de inanmıyorum kesinlikle. 

Otel Divane dediğim gibi ana karakterleriyle eğlenceli ancak, hikayesi yön değiştirmediği sürece sonu şimdiden belli gibi. Umalım da atılması gerek doğru adımlar atılsınlar. Ya da şöyle diyelim; atılması gerek doğru adımlar atılmadan, dizinin ipi çekilmez umarım. Bakalım...

Sevgilerimle...

Beklenen Kral

twitter.com/BeklenenKral

BeklenenKral@gmail.com
_____________________________________
Not: Dizi, yazımın yayınlandığı günün akşamı; Show TV tarafından yayından kaldırılmıştır.