Yeni sezonda Kanal D (1) - Beklenen Kral

18 Ağustos 2014 Pazartesi

Yeni sezonda Kanal D (1)


Yaz yavaş yavaş kendini kışa bırakırken, ekranlarda izleyeceğimiz yeni diziler de bir bir ortaya çıkıyor. Tabi, her sene olduğu gibi bu yıl en çok kapısı aşınan Kanal D oldu ve bir transfer, yedi yeni yapım, yaz ekranından kalma üç ve devam eden beş dizisiyle birlikte; on altı diziyle yeni sezona giriş yapacak. Her güne iki dizi koysa bile ikisi elinde kalacak kanalın, programlarını da düşünürsek, iyi reyting getiremeyen dizilerin şans tanınmadan ipinin kesileceğini söylemek pek de yanlış olmaz...

Bu "ip kesme" olayı, Türkiye'de Atv ile başladı. Bir dönem kanal neredeyse, yayına sürdüğü hızla almasıyla meşhurdu yapımları. Daha sonra bu Show TV'ye sıçradı ve sıradaki kanal Kanal D idi. Kanal D özellikle geçen sezon neredeyse, ekrana sürdüğü işlerin yüzde doksanını yayından kaldırmıştı. Büyük umutlarla çekilen Revenge uyarlaması İntikam'ın ikinci sezonunda bile reytingler çok düşük geliyordu ve o da hızlı bir finalle ekranlara veda etmişti. Hatta, bu başarısızlık yüzünden Beren Saat'in ekranlara uzun süre ara vereceği dahi söylenmekteydi. Beren Saat ekranlara ara verir mi bilinmez ama Kanal D'nin bir yığın dizi ekrana sürüp, en ufak reyting kayıplarında onları çöp kutusuna postalaması kesinlikle çok yanlış...

Düşünebiliyor musunuz... Bir sezonda on altı dizi... Daha en başında, birçoğunun kurban verileceği zaten belli değil mi?.. "Para nasılsa bol, sürelim ekrana tutarsa kalır, tutmazsa atarız çöp kutusuna" mantığının artık değişmesi gerekiyor. Özellikle Kanal D gibi öncü bir kanal için bu şart. Kanal D önceden bir diziyi ekrana koyduğunda, o dizinin ne olursa olsun izleneceği kesindi. Bir yerde reytingi garantiydi yani. Tabi bahsettiğim zamanlarda, sadece Show TV ve Atv ile yarış halindeydi. Fox TV yeni kurulduğundan, birçok konuda gelişmesi gerekiyordu ve ekrana sürdüğü yapımlar tutmuyordu. Star TV deseniz, Kanal D'nin tutmayan ya da yayınlayacak dilim bulunamayan yarışma ve dizilerini yayınlayan 'artıkçı' konumundaydı... Ama dengeler zamanla değişti. Fox üzerinden toyluğunu kısa sürede attı ve iddialı yapımları ekrana sürmeye, büyük reytingler almaya başladı. Star TV, el değiştirdi ve özellikle Acun Ilıcalı ve Muhteşem Yüzyıl hamlesiyle büyük başarılara imza attı.. Öyle ki, her ay genel reyting sıralamasında birinci kanal olan Kanal D, koltuğunu Star TV'ye kaptırıyordu artık... Yani, "her iş, garanti reyting" dönemi Kanal D için bitmişti ve bu da daha çok yapım, daha çok kıyım demekti...

Umalım da, Kanal D bu pervasız tutumundan zamanla kurtulsun ve gerçekten iş getirebileceğine inandığı yapımları ekrana sürsün. Böylece biz izleyiciler de kendimizi denek faresi olarak görmekten kurtulmuş oluruz belki...

Neyse, gelelim Kanal D'nin yeni sezonuna... Yazım ultra uzun olacağından, ikiye böleceğim ve bu ilk yazımda; geçen sezondan devam edecek ve Atv'den transfer edilen dizi(yi)leri kaleme alacağım.

Kanal D'de geçen sezondan kalan ve bu yıl da yayınlanmaya devam edecek olan beş dizi bulunmakta. Bunlar; Arka Sokaklar, Ankara'nın Dikmen'i, Küçük Ağa, Yalan Dünya ve Galip Derviş... 

Arka Sokaklar


Arka Sokaklar bir milyonuncu bölümle sona erecek zannediyorum. Zaten şurada bir milyonuncu bölüme de ne kaldı ki... Artık dizinin kesinlikle suyu çıktı. Hem yeni bölümleri, muhtemelen hem de hafta içi her gün yayınlanacak tekrarlarıyla bir sezon daha bu işkenceyi çekeceğiz anlayacağınız. Evet, iyi reyting alıyor ve izleniyor ama HULK benzeri ölümsüz ve gücü tükenmez ana karakterler gerçekten suyunun çıktığını kanıtlıyor. Ara karakterler her sezon değişiyor ama ana karakterlerimiz koltuklarını koruyor. Şahsen benim için Arka Sokaklar tam bir işkence... Yine de yeni sezonda başarılar diliyorum. Sonuçta ben, herhangi bir reyting düzeninin belirleyici kıstası değilim...

Ankara'nın Dikmen'i


Ankara'nın Dikmen'i aslında sezon finali yapmadan pat diye sona erdi. Hatta öyle ki, "dizi bitirildi herhalde" diye çok düşünen oldu. İyi de reyting alan bir diziye böyle bir muamale nedendi o da bilinmez. Ama dizinin aradan geçen zamanda sihrini kaybedeceğini düşünüyorum. Yeni sezonda aynı gün ve saatte değil de farklı bir zaman diliminde yayınlanmaya başlarsa, tutunması çok zor. Diziyi açıkçası kanalın bile bile harcadığını düşünüyorum. Bu acımasızlık umarım, yapımın sonunu getirmez. Bakalım...

Küçük Ağa


Küçük Ağa, geçtiğimiz sezonun en sürpriz projesiydi. Kıvanç Tatlıtuğ faktörünü yerle bir eden dizi, reytinglerde birinciliği hiç kimseye kaptırmadı ve gelecek sezon için de bunu sürdürebileceğine inanıyorum. Bu arada sezon finaline yaklaşırken, senaryo son demlerinde iyice Türk izleyici kitlesinden uzaklaşmıştı; umalım da yeni sezonda Türk izleyici kitlesinin rayında ilerlemeye yeniden başlar...

Yalan Dünya


Yalan Dünya, aslında çok iyi reytingler alamıyor. Aldığı en yüksek reytingleri de AB sosyo-ekonomik statüsünden elde ediyor. Ama dizinin şöyle bir yanı var ki, Kanal D'nin en çok reklam alan yapımı. Reklam verenler dizinin izleyici kitlesine o kadar güveniyorlar ki, reytingi ikinci plana atılan nadir bir yapım kılıyor bu da Yalan Dünya'yı... Bu arada diziden, Gülse Birsel tarafından çıkartıldığı dedikoduları dönerken; Hümeyra'nın kendi isteğiyle diziden ayrıldığını not düşeyim... Açıkçası, Çiğdem karakteri ona hiç gitmiyordu ve doğru bir karar almış... Son olarak yeni sezonda da mevcut çizgisini koruyacağına inanıyorum yapımın.

Galip Derviş


Monk uyarlaması Galip Derviş, kesinlikle en favori beş dizimden biri genel klasmanda. Engin Günaydın'ın yeniden doğuşu olarak gördüğüm yapım, oldukça başarılı oyunculuklarıyla kesinlikle kaçırılmadan izlenmeyi hak ediyor. Türk televizyon tarihinin fenomenleşmiş yapımlarından birisi olan dizi, bakalım bir dahaki sezon bizi hangi maceralara sürükleyecek.

Şimdi transferimize gelelim... 

Kurtlar Vadisi


Kanallar arası transfer ağını güçlü tutan bir yapım Kurtlar Vadisi. Hangi kanal daha çok para verirse orada yani. Show Tv, Kanal D, Atv derken; yine Kanal D'ye transfer oldu dizi. Hem de bölüm başı iki milyon Türk lirası karşılığında anlaşıldığı söyleniyor... Vuhuu... Dizi hakkında söyleyecek bir şeyim yok bu arada. Çünkü, hiç oturup da adam akıllı seyretmedim. Ne filmini ne de kendisini... Gerçeklikten uzak olmanın ötesinde, mistik karakterler yaratan bir 'fantastik' dizi kendisi bana göre. Kanal D'ye derman olacak mı, göreceğiz...

Kanal D'nin transfer ettiği ve geçen sezondan devam edecek dizilerine göz gezdirdikten sonra, bir sonraki yazımda; yaz ekranından, yeni sezona geçiş yapan ve yeni ekran macerasına başlayacak dizileri kaleme alacağım...

Bekleyin...

Sevgilerimle...
Beklenen Kral

BeklenenKral@gmail.com

8 yorum :

  1. Daha izleyicilere alışma süresi verilmeden pek çok dizi veda ediyor ekrana. Biz izleyiciler de yeni diziye başlamıyoruz artık çünkü iki hafta sonra olmayabilir dizi. Buarada yalan dünyayı da detaylı şekilde yazarsanız zevkle okurum. İyi haftalar :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık ki, düzen çok değişti. Kanallar için reyting artık büyük mesele ve bu uğurda birçok yapım şans tanınmadan harcanıyor. Buna artık alışmak zorundayız sanırım... Bu arada, Yalan Dünya'yı doğrudan değil de, popüler on karakterini sıraladığım bir yazı dizisiyle dolaylı olarak kaleme almıştım. Okumak isterseniz;

      Link: http://beklenenkral.blogspot.com.tr/search/label/Yalan%20D%C3%BCnya

      Sevgiler...

      Sil
  2. Sonunda tatilden döndüm, sıralamalarıma başlıyorum artık... .)
    - Türker İnanoğlu, Arka Sokaklar'ı 10. yılında bitirmek istediklerini söylemişti. Yani 2015-2016 sezonunda da katlanacağız bu işkenceye. Aslında yapımcının da çoğu zaman açgözlülük yaptığını düşünüyorum. Ne var yani 9. sezonda bitirsen? Yok, illa tamamlayacak 10'a. Bitir de, başka dizilere yer açılsın...
    - Ankara'nın Dikmeni'ni en başlarda hiç sevmesem de, sonralarda ısınmaya başlamıştım. Ama anlaşılan gelecek sezonda onun da kuyusu kazılacak. Çünkü yerini Benim Adım Gültepe aldı. 3 Eylül'de ilk bölümüyle ekrana gelecek dizi. Dikmen'e ne olacağını ise zaman gösterecek.
    - Küçük Ağa, zaten almış başını gidiyor. Ona dokunacağını sanmıyorum. Ben hala nefret ediyorum diziden, orası ayrı...
    - Yalan Dünya'nın 4. sezonda sona ermesi lazım. Böyle dizi kıyımcısı bir ortamda çok bile dayandı. Bence iyi bir dizi, ama giderek form kaybediyor. Avrupa Yakası gibi 5-6 sezon sürdürmemeli bu macerayı Gülse Birsel...
    - Galip Derviş, tek kelimeyle harika bir dizi. Ve Kanal D'de de oldukça kredisi var. Hangi güne taşınırsa taşınsın izleyicisini kaybetmeyen, aksine arttıran, benim diyen yapımlara kafa tutan, birçok olumlu eleştiri alan ve oyunculuklarıyla dikkat çeken bir diziyi nereden bulacaksın bu devirde? Kanalın daha da fazla ilgi göstermesi lazım bence. Yine sessiz sedasız başlamasın da...
    - Kurtlar Vadisi Pusu, zaten saçma bir dizi. Ama izleniyor işte. Yine izlenir, Arkadaşım Hoşgeldin ile birlikte kanalın Perşembe akşamlarını kurtarır. Kafadan bir yayın akışı yaptım. Siz de bu tür bir şey yaptıysanız paylaşabilir misiniz? Yok ya da vazgeçtim, şimdi yazsam yazamam vallahi... :)
    "En favori 5 dizim" demişsiniz, öğrenebilir miyim? Gerçi tahmin edebiliyorum, yine de merak ettim... :) Şimdilik bu kadar. Sonraki yazılarda görüşmek üzere. Sevgiler... :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu arada Ruhumun Aynası ile ilgili de yorum yapacak mısınız? Yarın final bölümü var zaten dizinin. FOX, gitti güzelim diziyi göz göre göre kaldırdı yayından. Zaten fragmanı görünce dizinin finalinin yakın olduğunu düşündüm, ama yarın olacağını da tahmin etmemiştim. Ama reytingler yüzünden kanal daha fazla dayanamadı, bitirdi. Lanet olsun sana FOX...

      Sil
    2. Hoş geldiniz Aserat. Tatiliniz iyi geçmiştir umarım... :)

      Yalan Dünya haricindeki tüm dediklerinize katılıyorum. Benim Yalan Dünya ile aramda farklı bir bağ var ve Arka Sokaklar'ın sendromu onda nüksetse, elli sezon izleyebilirim. :) Tabi burada Gülse Birsel'e büyük iş düşüyor. Umarım iyice dinlenmiştir ve artık daha da içinden gelerek yazar diziyi ve hem reytingleri hem de seyirci kitlesi daha da yoğunlaşır.

      Ruhumun Aynası'nın böyle olacağını ummuyordum açıkçası. İlk hafta, Kiraz Mevsimi ve Kocamın Ailesi'de çok düşük reytingler almıştı ama sonraki haftalarda birincilikler almaya başladılar. Ruhumun Aynası bu düzeni tutturamadı. Final bölümüyle birlikte hakkında bir yazı kesinlikle yazacağım... Özellikle bu işe en çok üzülen annem oldu zaten. Onun favori dizisiydi bu yaz Ruhumun Aynası. :)

      Sevgiler...

      Sil
  3. Kanal D geçen seneden ders almamış olsa gerek ki bu sene yine 16 dizi birden yayına sokarak deli saçması bir işe girişiyor. Sezon sonunda zaten ne kadarının tutup tutmadığını göreceğiz o ayrı da, bence değişecek reyting sisteminden dolayı böyle bir işe giriştiler. Bildiğim kadarıyla yeni reyting sisteminde TOTAL'e yönelik işler daha başarılı olacak. Kanal D'nin 16 dizisinden zaten bir tanesi bildiğim kadarıyla günlük dizi olacak, bu da sanırım kanalın yeni reyting sistemini önemsediğinin göstergesi. Kanal D başarısız bir sezon geçirdi, Eylül ayında yayına soktuğu hiçbir iş ikinci sezonu göremedi, yine eski dizileri ve kış sezonunda başlayan dizileri sayesinde ayakta kaldı. Bakalım bu sezon ne olacak...

    Galip Derviş benim ilk bölümünden beri çok severek takip ettiğim, hakkında Ekşi Sözlük'te amatörce yorumlar yaptığım bir dizi. Benim için Galip Derviş denince akan sular durur kısacası, dizi hakkında saatlerce konuşabilirim. Bu sezonda benim korktuğum, Kanal D'nin geçen seneki gibi bir hezimete uğraması halinde Galip Derviş'i harcaması. Geçen sene bunun örneğini gördük, İntikam reyting alsın diye yapılan saat değişikliğinden ötürü az daha Galip Derviş yayından kalkıyordu. Aserat54'ün -ki onun blogunun da takipçisiyim - Derviş'in seyirci arttırdığına dair yorumuna katılmıyorum ama. Galip Derviş, ilk sezonuna göre oldukça seyirci kaybetti, özellikle Perşembe PT1'de olduğu zamanki hali içler acısıydı. Hatta hepimiz dizinin yayından kaldırılacağını düşünüyorduk o zaman, ancak hem dizinin maliyetinin düşüklüğünden, hem de dizinin stok bölümleri kanalın paçasını zaman zaman kurtardığından dolayı yayından kaldırılmadı. Haziran ayında final yapacağı söylenmişti, ancak 3. sezon kararı alındı ve çok da iyi oldu. Dizi Pazar gününe alındıktan sonra reytinglerde kendini buldu, inşallah bu sezon da aynı gün ve saatte yayınlanır. Son bölümlerinin reytingleri çok iyiydi. Dizi seyirci arttırmıyor, ancak kemik izleyici kitlesini hep koruyor, ben buna inanıyorum. Seyirci arttırsa keşke. Galip Derviş sezon finalini erken yaptığı için sezona erken başlar diye tahmin ediyordum ama öyle olmayacak sanırım. Dizinin yapım şirketi Barakuda Film bu yaz iki tane film projesinin yapımını üstlendi; biri Algı Eke ile Necip Memili'nin başrolde olduğu "Kaos", diğeri ise Engin Günaydın'ın hem senaristliğini yaptığı, hem de başrolünde olduğu "İçimdeki Ses". Kaos'un çekimleri biteli 2 hafta oldu, İçimdeki Ses'in çekimlerine ise daha geçen hafta başlandı. Bu yüzden dizi sezona belki diğer diziler gibi Eylül ortasında girebilir, geçen sene gibi Ekim ayında başlarsa da sürpriz olmaz ama. Geçen sene olduğu gibi sessiz sedasız olmasın da.

    Yalan Dünya için de bu sezon Olgun Şimşek ile Necip Memili'nin rollerinin arttırılacağını duymuştum. Sanırım bu da TOTAL izleyicisini diziye çekmek için yapılmış bir hamle olsa gerek.

    Neyse uzun bir yorum oldu. Blogu Ekşi'de görüp geldim, yazıyı da beğendim güzel olmuş. Blogun takipçisiyim bundan sonra. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok güzel ve detaylı bir analiz yapmışsınız. Galip Derviş konusunda söylediğinizde haklısınız. Yalnızca kendisine has bir kemik izleyici kitlesi oluştu. Hangi saate ya da güne giderse gitsin bu kemik kitle tarafından izleniyor. Reytinginin düşmemesi için kesinlikle kanalın düzgün bir tarih belirlemesi gerekir. Yeni yapımları öne çıkartacağım diye başını yiyecekler diye çok korkuyorum Galip Derviş için...

      Yalan Dünya ise cuma akşamları yayınlanmaya devam edecektir muhtemelen. Bir zamanlar o da çok gün değiştiriyordu ama alabildiği en iyi reytingleri cuma akşamları aldığından, yerinde oynamaya yapacaklarını sanmam...

      Bakalım...

      Yorumunuza teşekkürler, her zaman da bloğuma beklerim... :)

      Sevgilerimle...

      Sil
    2. Ben zaten Galip Derviş'in Pazar günlerindeki performansını göz önüne alarak konuşmuştum. Evet, belki de dizi bir daha ilk sezonundaki başarısına kavuşamayacak. Ama kemik kitlesi diziyi sahiplenmeye devam edecek. Ben "yükselme" derken, son bölümlerin yeni sezonun ilk bölümlerine oranla daha da iyi bir performans sergilediğini anlatmıştım. Hatta bir ara (18 Mayıs) AB'de 3, Total'de 5. olmuştu. (Gerçi o zaman Soma faciası vardı ve reyting bombalarından O Hayat Benim yayınlanmamıştı). Dizinin erken sezon finali yapması sonunu getirmez umarım. Mesela Kanıt da 2. sezonunu o civarlarda kapatmış, 3. sezonu sessiz sedasız başlamış ve hemen sona ermişti. Allah korusun diyelim...

      Büyük fan kitleleri olan bir dizi değil Galip Derviş, ama 3. sezonunda ilgi çekmesi mümkün. Ama kanalının asılması lazım işe. Bu arada dizinin yeni sezon fragmanını da sabırsızlıkla bekliyorum. Ben de izleyicisini arttırmasını ve uzun yıllar boyunca devam etmesini çok ama çok istiyorum. Filmler, dizinin adının daha çok duyulmasına neden olabilir ve Derviş'in yüzü gülebilir. Ve bloğumu takip ettiğiniz için teşekkür ederim. Sizlere daha da iyi yazılar sunmaya çalışıyoruz... :)

      Yalan Dünya'nın durumunun düzelmesini ben de çok istiyorum, ama izleyici bıraktı bir kere. Bir daha geri döner mi, orası muallak. Başarılı bir dizi, ama 3. sezonda dizinin iyice zayıfladığı söyleniyor. Ve cuma akşamları gelecek sezonda da yapımcıların gözde günlerinden biri olacak. Dizi iyice reyting kaybedebilir ne yazık ki. Onun için de temennilerim aynı yani...

      Sonraki yazılarda görüşmek üzere. Sevgiler... :)

      Sil