Büyük bir belirsizliğin ardından başlamış bir yarış dersem, hiç de yanlış olmaz Kapışma için. Önce bir tanıtımı yayınlandı ve zerre hoşlanmadım. Ardından da büyük bir sessizlik oldu. Ne Show TV'nin web sitesindeki sayfasında bir içerik vardı hakkında ne de başka bir ortamda. Hatta bir ara nasıl bir format yapacaklarına karar veremediklerini dahi düşündüm. Lakin en sonunda jürisi ve sunucusu açıklandığında, bizi neyin beklediğiyle de yüzleşmiş olduk...
Klasik bir format değil
Müzik yarışmalarının klasiğidir; yarışmacı sahnede performansını sergiler, jüri ise beğenip beğenmediği söyler. O Ses Türkiye'nin açtığı farklılık yolunu izlemeye karar vermiş olan Kapışma'da yarışmacı yine jüriyi memnun etmek için performans sergiliyor ancak, diğerlerinden farklı olarak eğer beğenilmezse en ağırından bir tür ceza alıyor... Bazen elektrik çarpıyor, bazen üzerine bir kamyon dolusu top boşalıyor, bazen kocaman bir ayakkabı teki bir ateş kuyusunun içerisine atıyor, bazen de iki dilim sandwich ekmeğinin arasında öğlen yemeğinin vazgeçilmez menüsü oluyorlar.. Elbette çoğu birer dijital efektten ibaret ama uygulanış biçimi ve sürdürülebilir bir heyecan yaratıyor oluşuyla, büyük bir farklılığın altında imza atıldığı kesin.
Acun Ilıcalı faktörü
Mâlum ki Türkiye'de, Acun Ilıcalı'nın yaptıklarının dışında hiçbir müzik yarışması izlenmez oldu. Popstar'ların devri de biteli zaten çok olmuştu... En önemli müzik formatı sayılabilecek, tüm dünyanın tanıdığı birçok sanatçının keşfedilmesini sağlayan X Factor bile burada tutmadı. Kısacası bu konuda Ilıcalı'ya bağımlı gibi bir şey olduk. O yüzden her başlayan yarış, öncelikle bir kıyasla karşı karşıya kalıyor ister istemez. Bu kıyası geçebilenlerin sayısı ise ne yazık ki çok az. En son büyük umutlarla ekrana sürülen ancak diğer birçok örnekte olduğu gibi reytinglerde istenileni veremeyerek ekrana veda eden Sesi Çok Güzel, bu duruma en yakın gelecekten bir örnek-Tabi onun aniden bitirilişinin ardında, Mutlu Kaya'nın başına gelen talihsiz olayın da etkisi var bana sorarsanız. Kendisine de buradan geçmiş olsun dileklerimi yollayayım-...
Tüm bu olumsuzluk kümesinin tam ortasında Kapışma, farklı bir formatla karşımıza çıksa da şuan yaşadığı gidişat diğerlerinden çok da farklı değil. Jüri ve sunucusunun yetenek ve sevimlilikleri de pek kotaramıyor gibi durumu. Geleceğin ne göstereceğini tahmin etmek içinse, yayınlandığı kanalın reyting durumuna bakmak gerekli...
Belirsizliklerin kanalı: Show TV
Show TV elden ele gezme durumu sebebiyle, bir türlü dikiş tutturamayan bir kanal olalı çok da fazla zaman olmadı. Reytingleri bir türlü istenen seviyeye gelemeyen kanal, başlattığı birçok dizi ve programı da bitirmek zorunda kaldı... Ve bugün, yeniden asıl sahibinin eline geçtikten sonra; daha iyi bir çizgi yakaladığı kesin ama halen reyting yönünden tatmin olmuş değil... Son dönemde en yüksek reytingleri alabildiği tek yapımı Acil Aşk Aranıyor'du. Şimdilerde ise onun sezon finaline girmesiyle, kanalı reyting sıralamasında memnun eden iş; İlişki Durumu: Karışık oldu. Tabi tüm bu memnuniyet sayılara bakıldığında bir hüsranı resmedebilir. Ancak, Show TV'nin içinde bulunduğu durum düşünüldüğünde, hiç de yabana atılacak seviyelerde değil...
Benim düşüncem, ne kadar başarılı bir dizi ya da yarış olursa olsun, son dönemde Show TV'de başlayan yapımların 1-0 mağlup olarak görücüye çıktığı. Kanalın çokça seyirci ve ilgi kaybettiği ne yazık ki açık bir gerçek. Bundan sonrasında ne olacağını da, yönetimin gerçekleştireceği atılımlar belirleyecek. Kısacası sıralaması ve reyting oranları pek tatmin etmese de, Show TV'nin Kapışma'ya yaz boyunca şans tanıyacağını düşünüyorum. Ondan sonrasında ne olacağını ise bekleyip görmemiz gerekecek...
Kapışma'da neler oluyor?
Yarışın içeriğine geldiğimizdeyse, öncelikle jüri ve sunucudan bahsetmemek olmaz. Son dönemlerin en önemli pop starlarından Bengü ve Mustafa Ceceli'nin jüri koltuğunda oturduğu yarışı, hem tatlılığı hem de güzelliğiyle baş döndüren Asuman Krause sunuyor. Üçünün enerjisi ekrandan taşarken, özellikle oldukça tutuk ve çekingen bildiğimiz Mustafa Ceceli'nin içinde ne cevherler olduğunu göstermesi de, yarışın bir diğer artısı olarak kenarda duruyor... -O Ses Çocuklar'da dahi bence bu denli ışık saçmıyordu.-
Kapışma, üç etap, yarı final ve finalden oluşuyor. Üçerli gruplar halinde sırayla Bengü ya da Mustafa Ceceli'nin yarışmacıları çıkıyor ve aynı anda performanslarını sergilemeye başlıyorlar. Kumanda merkezinde olan jüri üyesi ise yine sırayla istediği yarışmacının performansını dışarıya vererek kolay bir değerlendirme şansı buluyor... Sonunda beğenmediği iki yarışmacıya formatın sunduğu acı cezalar verilirken, kalan bir yarışmacı da yarı final karşılaşmasına kadar yarışmacısı olduğu jüri üyesinin yanında beklemeye koyuluyor.
Üç etabın sonunda yarı finalde yarışmaya hak kazanan yarışmacılar, ilk etapta olduğu gibi aynı anda performanslarını sergiliyor ve jüri üyesi de final etabında kendisine eşlik edecek yarışmacıyı seçmeye çalışıyor. Diğer iki yarışmacı yine talihsiz cezalara maruz kalırken, sona kalan yarışmacı finalde yarışıp yirmi bin liralık ödülü almaya bir adım daha yaklaşıyor.
Final etabına geldiğimizde, iki jüri üyesi de sırasıyla yarı finalde seçtikleri yarışmacıyla performans sergiliyor ve daha sonrasında ceza alanının içerisine giriyorlar... Stüdyoda bulunan seyircilerin verdiği oyların sonucunda ise kazanan taraf ceza almaktan yırtarken-hem de 20 bin lira ödülü kazanıyor-, öbür taraf verilen cezaya maruz kalıyor...
Anlayacağınız Kapışma'da sadece yarışmacılar değil, Bengü ve Mustafa Ceceli de kapışıyor ve tüm bunları uzaktan kah eğlenip, kah gülerek bizim gibi Asuman Krause de keyifle izliyor. Şu ana kadar gidişat ikiye iki oldu. Yayınlanan dördüncü bölümün kazananı da Bengü'ydü ve Ceceli'yle galibiyetleri eşitledi. Bakalım bundan sonraki kapışmalarda, kimin daha çok yüzü gülecek...
Beklenen Kral
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder