Dolunay: Aşk mı dediniz?..

Aşk çok özel bir duygu. Aşk, içerisine düştüğünde bir daha iflah olmadığın dipsiz bir kuyu... Ve yine aşk, hiç bitmesini istemediğin bir sihir gibi. Her şeyin sonunda kabağa dönüşme olasılığı oldukça baskın çünkü... İnsanın aşık olması o kadar büyük değişikliklerin kapısını aralar ki, kendisi bile inanamaz bu değişime. Hiç olmadığı gibi düşünmeye, hareket etmeye başlar. Hiç beklenmedik tepkiler verdiğini fark eder. Hiç yapmayacağını sandığı şeyler gündelik rutinine döner. En önemlisi de, her an gözlerinin içi güler... Ferit de öyle değil mi sizce? Tüm tavrı, hareketleri ve hatta söylemleri değişmeye başlamadı mı? Aşk gerçekten bu kadar güçlü bir panzehir mi? Tüm karamsarlığı silip süpürmesi mümkün olabilir mi?..

6. Bölüm

Bence olabilir!.. Ferit gibi birisinin normal şartlarda değişmesi çok zordur. Her konuda olabildiğince katı bir adamı ancak, hiç alışık olmadığı bir kişi ya da duygu değiştirebilir. Çünkü nasıl davranacağını bilemez ve değişmeye başlaması kaçınılmaz olur. Nazlı'nın ardından onda da bu yönde bir değişim başladı. Olabildiğince pozitif bir değişim hem de. Kaba, kırıcı, her konuda en iyisini ben bilirim hali yok şimdilerde. Fikir almaya açık ve hatta saatlerce öğüt bile dinleyebilir Nazlı'dan. Yeter ki gözlerinin içine bakma fırsatı bulsun... Bu sürecin açıkçası biraz daha sancılı olmasını bekliyordum. Ferit'in bu kadar kolay değişime gireceğini de sanmıyordum. Karakterin ilk üç bölümdeki hali-tavrı gözümün önüne geldiğinde, kafasına saksı düşmüş bile diyebilirim!.. Şükür ki düşmedi. Sadece aşık olmaya başladı. Önce ayak diredi, ardından bu aşktan kaçınacakmış gibi hissettirdi ama sonunda kıvama geldi. Tabi bu her şeyin güllük gülistanlık olacağı anlamına gelmiyor. Tam aksine, daha da karmaşık bir hale bürüneceği mesajını taşıyor. Ve hatta ilk bomba, Ferit'in ellerinde gelecek bölümü bekliyor...

O kısım ise bambaşka bir mevzu. Şahsen Demet'in istemsizce iyilik yaptığını düşünüyorum ben Nazlı-Ferit -gelecek- aşkına. Bu gerçek ne kadar erken ortaya çıkarsa o kadar iyi. Ne kadar geç öğrenilirse, yaratacağı hezimet o kadar büyük olacak çünkü. Ondan sebep, ben Ferit'in dosyayı açması ve her şeyi öğrenmesi taraftarıyım. Elbette tepki gösterecek. Elbette, bağırıp çağıracak. Elbette, yine ön yargıları devreye girecek. Ama sonuç olarak bu ikili Bulut için bir şekilde bir araya gelecek ve işte o zaman ister istemez yelkenler de suya inmeye başlayacak. Nazlı kendini daha iyi anlatma şansı yakalayacak, Ferit onu tanıdıkça ön yargılarından pişman olacak. Tüm bunlar yaşanmadan düştükleri aşkın ardından patlayan gerçekse, atom bombası etkisi yaratacak. Artık bir daha nasıl bir araya gelebilirler kısmı o andan sonra yok... En iyisi açsın o dosyayı Ferit. Tabi açar mı? Asla! Bakalım ne engel olacak bu duruma...

Nazlı bu kadar uzamadan anlatamaz mıydı? Anlatabilirdi belki, hâlâ da bir şekilde anlatabilir ama bu hiç de kolay değil. Tabi anlatmıyor, Ferit'e iki de bir çıkışmasa da olur hani. Demet'le önceden nişanlı olduklarını öğrendiğindeki tepkisi gibi... Bariz kıskançlık emaresiydi gösterdiği, Deniz'in gelmesi daha büyük bir krizi önledi ama ya gelmeseydi?.. Buradan açılacak bir çukur, belgeyi Asuman'ın Demet'e çekip gönderdiği gerçeği ortaya çıktığında daha derinleşmez miydi?.. Nazlı'nın da gözü karardı aşkından, kendi kalesine gol atmaya çok meyilli tam da bundan. En güzeli, bu süreci sessiz sakin bir şekilde takip etmesi. Daha sonra başına ekşiyecek bir söylem ve hareketten kaçınması. Bulut için yapacağı her fedakârlık nasılsa hanesine artı olarak yazılacak. Ferit de neticede taştan bir kalbe sahip değil, bu kriz bir şekilde atlatılır... (atlatılamadı)

Bu kadar üzerine düştüm de, çok sönük bir kriz yaratırmış bir de. Bomba bambaşka bir noktadan patlarmış... Bak ona da lafım olmaz. Nazlı'nın doğrudan suçlu olmadığı bir konu yüzünden canının yanmasını istemem. En azından kız yaptığından pişmanlık duyar, kendini affettirmeye çalışır. Bu şekilde ne yaparsa yapsın, çözüm bulması çok zor. Asuman'ın akıllanması da mümkün olmadığı için, iki kere zor... İyi yanı, Deniz her zaman yanında ve ona destek olmaya açık. Herhangi bir sürtüşme durumunda Ferit'in karşısına geçip hesap sorma potansiyeli de var. Bakalım, başına ne işler açılacak bu dosya meselesinden. Ve bakalım, Nazlı ile Ferit aşkı bundan sonra nasıl evrilecek...

Hani artık Bulut meselesinin çözümü için evlilik fikri yansa diyorum zihinlerinde. Avukatlar dahi Ferit'e bir evliliğin en kolay çözüm olabileceğini söylemiyor ya, aklımı çıldırıyorum. Atın ortaya bir fikir, girin kanlarına. Gerisi çorap söküğü... Demet'in hasedinden çatlaması da yanına kâr!.. Çok güzel ve alımlı bir kadın. Karakter olarak az biraz Asuman'a benziyor ama yine de kendinin kıymetini bilmesini bekliyor insan. Bir erkeğin karşısında bu kadar küçülmesi hoş durmuyor. Ferit'in dibinde bitmek, geçmişi hatırlatmak ve onun bir an dahi olsa meylettiğini görmek için fırsat kolluyor. Hiç mi kendine saygın yok senin yahu? İnsan, bu nasıl bir eziklik demeden edemiyor. Yani daha bir gün önce kocan adamın ölüm emrini verirken yakaladın. Bin bir sözle vazgeçirdin, şimdi o emri yeniden vermesi için fırsat yaratmasana? Kalbinde yaşa aşkını, hatta git az ötede yaşa!..

Fatoş ile Engin meselesi beklemediğim bir noktaya taşındı. Ben, Engin'in Asuman'a meyledeceğini düşünüyordum ama Fatoş da takılı kaldı görünmekte şimdilik. Arada hep Tarık üzülecek o da anlaşıldı ayrıca. Klişenin dibi asansör sahnesine ise değinmek dahi istemiyorum. Senaristlerimizin yaratıcılığı hakkında şüpheye düşmemek için çok direndim çünkü... Alya ile Deniz arasındaki ilişki de bir garip. Alya her ne kadar aşık görünse de, sanki tek derdi sığınacak güvenilir bir limanmış gibi. Bunu kötü niyetle yazmıyorum ama yine de aralarındaki şeyin tam adının koyulmasını bekliyorum. Deniz'in sırf o üzülmesin diye şarkı söylemeye başladığı mekanı kiralamaya çıkmasını da, salaklık olarak görüyorum; kimse kusura bakmasın... Keyifli bir bölüm izledik. Her duygudan vardı, komedi yönü de ağırdı ve izleme zevkini kesinlikle arttırdı. Bu enerjisinden bir şey kaybetmeden yoluna devam ederse süper olur. Yalnız tekrar edeyim, Bulut'un iyiliği için şu evlilik meselesi artık gündeme gelse diyorum...

Beklenen Kral