Beklenen Kral
Görkem Arslan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Görkem Arslan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Şubat 2016 Perşembe

Poyraz Karayel: Gerçekten mi?..


Ölümün daha kaç baş karakteri yiyip bitireceğini sorguladığımız bir bölümle ekrana geldi bu hafta Poyraz Karayel. Öyle afilli, iç burkan bir girişle başlayacak ruh halinde olmadığımdan direkt konuya gireceğim; Sefer gerçekten öldü mü? Yoksa camları açık arabadan çıkmayı başarabilir mi? Ama elleri de bağlıydı değil mi?.. O zaman soruyu şöyle sorayım; Sefer neden öldü?..

11 Şubat 2016 Perşembe

Poyraz Karayel: Nereden geliyor bu cesaret?


Sanırım her hafta başka bir zaferini izleyeceğiz Adil'in. Zafer de vardı, kötüydü falan ama ne yapsa eline ayağına dolanırdı. Hiçbir plânı tutmaz, sonunda kaybeden olurdu. Pes etmezdi başka. Lâkin bedelini de yana yana ödemişti. Peki Adil? Bu adamdan kurtulabilecek miyiz? Yoksa her bölüm bir başka ana karakterin sonunu mu hazırlayacak? Her bölüm sonunda şimdi kimi ölümle karşı karşıya getirdi diye ekrana mı yapışacağız?.. Bölüm bitti ve ben, bu sorularla oturdum yazının başına. Gerçekten bu Adil ne olacak bilen var mı?..

28 Ocak 2016 Perşembe

Poyraz Karayel: Tutunacak dallar...


Tutunduğun dalların her biri kırılmaya müsaitse, hangisinin daha sağlam olduğunu göz kararı belirlemek zorunda kalırsın. Ama bunu tahmin etmek de, doğru bir sonuca ulaşmak da çok zordur. Eğer neye/kime güveneceğini bilmeyen biriysen, korkusuzca ve hızlı bir şekilde o daldan o dala geçer; marifetin ağırlığını tek dala vermek değil, hızlı olmak olduğunu bilirsin...

21 Ocak 2016 Perşembe

Poyraz Karayel: Evlilik teklifinin böylesi


Sürprizleri sevmeyen insan çok azdır. İyi bir şeye kavuşma arzusunun oluşturduğu dürtüden beslenir bu sevgi. Yarattığı değişikliktir, o sürprizi sevilir yapan. Yeni bir maceraya açılma vaktidir kimi zaman. Kimi zamansa, insanın ödü ağzına gelir... Yani bu biraz da sürprizi kimin yaptığıyla ilgili bir meseledir. Sonunda yine iyi bir şeye kavuşursun ama gidiş yolu korku dolu olunca, oracığa bayıla da bilirsin. Tıpkı Ayşegül'ün başına geldiği gibi...

14 Ocak 2016 Perşembe

Poyraz Karayel: Hoş geldin gerçek Adil Topal


Sürekli bir hesaplaşma halinden, daimi bir şaşırma eksenine doğru kaymakta Poyraz Karayel. Her yeni karakterin getirdiği hikâye, hem acıyı taşımakta beraberinde hem de yeni bir kapı aralamakta. O kapı bazen acı sürprizlere açılırken, bazen uzun zamandır beklediğin karşılaşmanın ta kendisi olabiliyor. Bildiğin gerçeklerin yanlış olduğunu öğrendikten sonra, tüm dengeler de değişiveriyor...

7 Ocak 2016 Perşembe

Poyraz Karayel: İhtimaller...


Bilinen gerçeklerin yine değiştiği, bir yerde hayâl kırıklığını bir yerdeyse mutlu sonu getirdiği bir bölümle ekrana geldi bu hafta; Poyraz Karayel. Kan testi meselesi çözüldü;  bir yerde düşündüğüm gibi ama daha trajik bir sonuç çıktı ortaya. Her şeyin tepe taklak olma ihtimalini peşinde getirerek... Sema'nın hastalığının doğurduğu buhranlar da artık sona erdi. O şaşkındı erdiğine ama mutlu sona yeniden yaklaşmayı başardı...

17 Aralık 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Bazen acıyan sadece kalp olur...


Sürekli sınırda yaşadıkları aşklarıyla, bizi bir kez daha mest eden Poyraz'la Ayşegül'ün ödediği yeni bedeller serisiyle örülü bir bölümdü izlediğimiz. Her hafta başka bir konu o bedellere dahil olurken, geriye dönüp baktığında dağ kadar çok dertle boğuştuğunu anlayamaz bile insan. Bundan sebep, Poyraz'ın umursamaz ve sarsak halini mazur görüyorum. Ama aynı ateşin içerisine Ayşegül'le birlikte girdiğinde de böyle mi davranmalı, bilemedim...

10 Aralık 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Bitmeyen bedeller


Bazen ne yaparsan yap, yaranamazsın. İçin hep acır ama duygularını koyacak bir yer bulamazsın... Poyraz için de durum bundan ibaretti bu hafta. Adı bir kere çıkmış ya, ne yaparsa yapsın hep bir kuşku ile yaklaşılıyor artık. Adil Topal'ın, İsmail Karayel olduğu ortaya çıkmasın diye verdiği mücadelede evet, aslında yaşadığı tüm sorunları hak etti. Ama kendisi için değil, daha çok Ayşegül içindi uğraşmasının sebebi...

3 Aralık 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Aşk inkar edilebilir mi?..


İki çılgın aşığın, birbirlerine aşık olmadıklarını anlatırken girdikleri şekillerle beni benden alan bir bölümle ekrana geldi bu hafta, Poyraz Karayel. Ayşegül'le Poyraz'ın bu mücadelesinde hem güldük hem de oyunculuklarının nasıl da parladığına tanık olduk. Her ikisine de kocaman tebrikler. Peki ya bölümün geri kalanı?.. En önemlisi de Sefer, artık Sema'nın gerçek derdinin ne olduğunu çözmeye çalışacak mı?..

26 Kasım 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Unutmak mı, kalpte saklamak mı?..


Terk edilmek zordur. Hele hele de nikah masasında olanını hayâl etmek bile imkansız. Çünkü sadece için acımaz, utanırsın da. Düşündüğün tek şey kalp sızın da olmaz. Tam da bu sebepten, Sefer'i çok iyi anlıyorum. İçerisine girdiği kalıba binaen, oldukça alttan aldığı doğru ancak yine de Sema'nın gerçek derdinin ne olduğunu anlamalıydı. Gözlerinden okumalıydı, asıl söylemek istediklerinin o olmadığını... Anlayacağınız, Poyraz Karayel'de bu hafta yine her duygudan biraz vardı...

19 Kasım 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Aşk birliği...


Kendini ateşe atmaktan hiç çekinmeyen olarak, Poyraz'ın korkusuzluğunu nereye koysak bilemiyorum aslında. Korkmuyor yahu, korkmuyor adam... Polisliği elinden gitti, hapislere düştü, sevdiği kadınla babası arasında kaldı, her şey oldu; ama Poyraz bildiğinden şaşmadı. Neyi doğru bildiyse o yolda ilerledi. Onun için şimdiye kadar antikahraman dedim hep lâkin o, kahramanlığa çoktan soyundu bile...

12 Kasım 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Pes eder mi sandın?..


Kardeş gibisi yoktur mâlum. Ne kadar kavga etsen de, atışsan da en değerlindir. Ona bir şey olma ihtimali bile istemsiz canını acıtır, zira can yarındır... Ayşegül'ü anlamak için apayrı bir sebebe gerek duymadım bu yüzden. Dik duruşu, vakurluğu ama en çok da kardeşinin canına kast eden adamı karşısında bulduğu anda takındığı tavrı enfesti... Ufuk'un kirli oyunu bölüm sonunda eline yüzüne bulaştı derken, şaşırtan dürüstlüğüyle Poyraz'ı da yeni bir ateş çemberinin tam ortasında bulduk bu hafta...

5 Kasım 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Derin uçurum


Oldukça duygusal bir bölümle ekrana geldi bu hafta, Poyraz Karayel. En son, Sinan'ın vurulduğu bölümde böylesine dağlanmıştı içimiz. Sanırım onun da ucu yine bir çocuğa dokunduğu içindi... "Ölümün de hayırlısını versin Allah" der ya, büyüklerimiz. Gerçekten de öyle. Acının, ızdırabın, yokluğun ve en çok da çaresizliğin önüne geçilemiyor öbür türlü; avunamıyor, kabullenemiyorsun haliyle...

29 Ekim 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Oyun içinde oyun


Bir baba oğulun birbirini ters köşeye yatırması ve karısından ölesiye kurtulmak isteyen bir adamın, sonunda silahla yatacak kadar tırsmasıyla geçen, zamanın nasıl aktığını anlamadığım bir bölümle ekrana geldi bu hafta; Poyraz Karayel. Dizi süreleri o kadar uzadı ki, bunu diyebildiğim zamanlar çok az oluyor artık. Her sahnesinde keyiflendim ve tatmin oldum diyebilirim...

22 Ekim 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: İçinden çıkılamayanlar...


Adil Topal'ın sonunda göründüğü, ancak yaratılan yeni kimliğiyle muhteviyatının pek de inandırıcı olmadığını düşündüğüm bir bölümle ekrana geldi bu hafta; Poyraz Karayel. Poyraz hem kendi hem de Meltem'in başını dertten kurtarmayı başardı ama babasının ortaya çıkmasıyla, tüm dengelerin yeniden değişebileceği ve her an başının belaya girme ihtimalinin daha da yüksek olduğu kesin. Hele de, tam tahmin ettiği gibi babasının Adil Topal olduğu ortaya çıktığında daha da ağrıyacak başı...

15 Ekim 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: O kadar kolay olmamalı vazgeçmek...


Poyraz'a müdür diye kim görevlendirildiyse, hepsinin bir şekilde onun başına çorap örmek niyetinde olduğunu gördüğümüz bir bölümle ekrana geldi bu hafta; Poyraz Karayel... Adil Topal'ın adamı Ufuk'u sanırım her hinliğin başında görmek hiç de sürpriz olmayacak bundan sonra. İşin içerisine bir de Meltem dahil oldu ki, kızın günahını aldığımızı da anladık. Peki ya günahını durduk yere mi aldık?..

8 Ekim 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Farklı bir bağ...


Aksiyonun, olayın, aşkın, ihanetin, hesap sormanın ve yeniden dara düşmenin bölümüydü diyebiliriz dün akşam yayınlanan için. Poyraz Karayel, çok da uzun sürmeden bir sürü düğümü kucağımıza bırakmaya başladı ve o düğümleri çözmenin pek de kolay olmadığı mâlum. Poyraz'ın yeniden dara düşmesinin ise kimse için şaşırtıcı olduğunu sanmıyorum...

1 Ekim 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Ölür mü dersin?..


Tam tamına üç ay süren bir aranın ardından, genel itibariyle sıradan ancak son sahnesiyle insanda vurgun yemiş hissi uyandıran bir bölümle yeni sezona merhaba dedi; Poyraz Karayel... Poyraz'ın bir türlü ödemeyle bitiremediği bedellere daha ilk bölümden bir yenisi eklenmiş olabilir. Eğer eklendiyse, bundan sonra Poyraz asla bizim tanıdığımız Poyraz olmayacaktır...

18 Haziran 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Nasıl geçecek onca zaman?..


Öyle bir şok denizinden çıktık ki, bir yerden sonra verecek farklı tepkim kalmadı... Bir beklerken iki kötü cezasını buldu ama ikisine bedel olduğu muhtemel yeni bir kötümüz de peydah oldu. Nasıl biri olduğu tam bir giz içinde ama oğlu da içimizde... Şimdi nasıl geçer üç ay, eyyy Ethem Özışık sen söyle?!.

28 Mayıs 2015 Perşembe

Poyraz Karayel: Ters köşeler...


Sorular cevaplarını bu kadar kısa sürede bulmaz diyorken, yeniden ters köşe olduk bu hafta. En önemlisi de Sema noktasında yaşadığımız ters köşeydi; Sema'nın ölmeyeceğinden emindik ama bunun nasıl ve ne şekilde gerçekleşeceğini tahmin etmek imkansızdı. Geçtiğimiz haftanın karamsarlığının gölgesinden tamamen uzak, başarılı bir bölüm izlemenin tadı ise enfesti...