Beklenen Kral

2 Ocak 2018 Salı

Dolunay: Veda vakti...


Bir diziyi izlemeye başladığınızda, hele de sevdiğiniz isimler varsa kadroda beklentiniz ister istemez çok yüksek oluyor. Karşınızdaki işin ne kadar iyi olduğu, o oyuncuların kariyerinde nasıl bir sıçrama tahtası olacağını da gözler önüne sermekte zira. Kimse beğendiği oyuncunun ekran ömrü kısa bir işte yer almasını istemez. Pek tabii ne kadar uzun soluklu olursa olsun, kariyerine ivme katmayan işlerden birinde yer almasını da istemez. Yani aslında ikisinin de sonucu aynı yere çıkıyor; iyi performans şarttır ama iyi senaryo ve iyi reji her şeydir. Çünkü ikisinden biri tökezlemeye başladı mı, dönülmez akşamın ufkuna savrulmanız çok da uzun sürmüyor...

1 Ocak 2018 Pazartesi

Ekrandan Haberler - 25-31 Aralık 2017


Haber Başlıkları
- Vatanım Sensin (Kadroda bir ayrılık)
- Söz (Kadroda yeni bir isim)
- Meryem (Kadroda yeni bir isim)
- Yeni Gelin (Kadroda yeni bir isim)
- Bahtiyar Ölmez (Kadroda yeni bir isim)
- Adı: Zehra (Kadroda iki yeni isim)
- Hayat Sırları (Gün değişikliği)
- Hıçkırık (Başlıyor)
- Babamın Günahları (Başlama tarihi belli oldu)
- Mehmetçik Kut'ul Amare (Başlama tarihi belli oldu)
- Yuvamdaki Düşman (İlk tanıtım geldi)
- Jet Sosyete (Gülse Birsel'den yeni dizi)
- İnsanlık Suçu (Başroller kimlerin oldu?)
- 2018'in ilk haftasında dizilere reklam arası
- Yaparsın Aşkım (Başlıyor)

29 Aralık 2017 Cuma

Vatanım Sensin: Siz birbirinizi sevmek için yaratılmışsınız...


İyi olmanın suç olduğunu sizin de düşündüğünüz oluyor mu? Hem hayatımızda hem de izlediğimiz şeylerde daima iyilerin kaybetmesi, size de aynı şeyi hissettirmiyor mu? "Neden iyi olduğumda zarar göreceksem, kötü olmayayım ki?" noktasına gelmek sadece bir tercih mi? İyilik yaparken karşılığını göremeyecek olduğunu biliyor olmak peki? İnsan bir beklentiyle iyilik yapmaz elbette ama hep mi ters teper iyilikleri? Kalbinin kiri pası yüzüne yansımışlar kadar yok mu, iyinin kıymeti? Spiro gerçekten ölmeli miydi?..

28 Aralık 2017 Perşembe

Meryem: Aşk güzel şey, tabi yaşamana izin verildiğinde...


Bazen rotasız bir gemi içerisinde yolculuk yapıyor gibi hisseder insan kendini. Ne yaptığının farkındadır ne de yapmadıklarının. Ne olacağını bilmeden öylece yaşar hayatını. Nereye savrulacağını kestirmeden hareket eder. Sonunda istediği limana ulaşır mı bilinmez ama çokça zaman kaybeder... Burcu'nun bende bıraktığı etki de tamamen böyle. Sadece zaman aksın diye bir şeyler yapıyor sanki, yalnızca yaşamış olmak için yaşıyor gibi. O gemiye kaptan olmak isteyen, rotasını da kalbine çevirecek bir Güçlü var ama o da bazen Burcu'yu bilinmezlikten kurtaracağım diye yalnızca gemiye su aldırmakta...

27 Aralık 2017 Çarşamba

Ufak Tefek Cinayetler: Kırık dökük bir Merve İmparatorluğu...


İnsan başkasının mutsuzluğundan beslenmeyi gerçekten nasıl başarır? Nasıl bir yaşanmışlık buna sebep olur ki? Böylesi bir yaşama gayesiyle gerçekten sonsuza dek mutlu kalınabilir mi? Yoksa bir yerden sonra işin rengi değişmeye mi başlar?.. Kurduğun dümenler, tezgahladığın oyunlar ayağına dolanırsa ne olur peki? Hâlâ mutlu kalmak mümkün müdür, yoksa son pişmanlık fayda etmez diyebilir miyiz? Merve için yolun sonu geldi mi dersiniz?..